DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na verdiği soru önergesiyle, Suruç Ovası’nda uygulanan sulama sistemi ve çiftçilerin karşı karşıya kaldığı ağır maliyetleri gündeme taşıdı.Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın yanıtlaması istemiyle verilen önergede, sulama ücretlerindeki adaletsizlik, teknik yetersizlikler ve çiftçilerin yaşadığı mağduriyetler detaylarıyla sıralandı.Milletvekili Ayan, GAP kapsamında Atatürk Barajı'ndan pompaj sistemiyle su verilen Suruç Ovası’nda çiftçilere dönüm başı pamuk için 2.900 TL gibi fahiş sulama bedelleri çıkarıldığını belirtti. Aynı DSİ bölgesinde yer alan Harran ve Akçakale’de cazibeli sulama modeliyle bu rakamın 550 TL olduğunu hatırlatan Ayan, pompalı sulama yapılan Harran arazilerinde bile bu ücretin 950 TL olduğunu vurguladı. Ayan, “Bu fark sadece sistemle açıklanamaz, burada açıkça adaletsizlik var” dedi.Enerji Maliyeti Gerekçesi Tartışmalı
DSİ’nin enerji maliyeti savunmasının da inandırıcı olmadığını ifade eden Ayan, aynı sınıfa sahip Adana Seyhan Sulama Birliği’nin 2024 yılında pamuk için dönüm başı 850 TL sulama bedeli belirlediğini, Suruç’ta bu rakamın 2.000 TL olduğunu söyledi. Üstelik artan yağışlar sayesinde daha az pompayla sulama yapılmasına rağmen ücretlerin artmaya devam ettiğini belirtti.“Tarım Desteği Sulamaya Yetmiyor”
2021 yılında pamuk desteği olarak dönüm başına verilen 550 TL’nin %37’si sulamaya giderken, 2024’te 800 TL’lik desteğin %250’sinin sulamaya gitmesi gerektiğini söyleyen Ayan, “Çiftçimiz bu yükün altında eziliyor, tarımdan uzaklaşıyor” ifadelerini kullandı.Güneş Paneli Projesi Neden Uygulanmıyor?
Yıllardır gündemde olan güneş paneli sistemlerinin hâlâ hayata geçirilmediğini ve kamuya ait enerji kaynaklarının özel şirketler üzerinden çiftçiye yüksek bedellerle satıldığını da hatırlatan Ayan, bu durumun Suruçlu çiftçilerde büyük tepki yarattığını belirtti.Altyapı Eksiklikleri ve Keyfi Uygulamalar Çiftçiyi Zorluyor
Soru önergesinde yer alan bir diğer önemli başlık ise altyapı yetersizlikleri. Bazı arazilere yol götürülmediği, tahliye kanallarının eksikliği nedeniyle drenaj sorunlarının yaşandığı ve hidrant yetersizliği nedeniyle çiftçilerin komşu tarlalardan hat geçirmeye çalıştığı da öne çıkan maddeler arasında. Bu durumun hem fiziki hem de mülkiyet açısından sorunlara yol açtığı belirtildi.Ayrıca sulama sezonu boyunca sayaçların okunmadan belirlenen ücretler, sık yaşanan su kesintileri ve çiftçilere hasat öncesi ödeme zorunluluğu da eleştirildi. Ayan, sulama ücretlerinin Ekim-Kasım gibi hasat sonrası tahsil edilmesi gerektiğini vurgulayarak, mevcut uygulamanın üreticiyi mağdur ettiğini ifade etti.Tarım Bakanı’na ivedilikle cevap çağrısı
Ayan’ın soru önergesinde, tüm bu sorunların çözümü ve kamuoyunun bilgilendirilmesi amacıyla Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’dan yazılı yanıt istendi. Çiftçinin feryadına kulak verilmesini isteyen Ayan, “Suruç’taki üretici yalnız değildir. Tarımda sürdürülebilirlik ve adalet istiyoruz” dedi.
Bu bağlamda;
1. Suruç Ovası’nda 2025 yılı için belirlenen sulama ücretlerinin hangi objektif kriterlere göre belirlendiği açıklanacak mıdır? Sayaçlar kontrol edilmeden sezon başlamadan yapılan bu ücret tespiti hangi mevzuat ve hesaplama yöntemine dayanmaktadır?
2. Aynı DSİ Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Harran ve Akçakale gibi yerlerde pompalı pamuk sulama bedeli dönüm başı 950 TL iken, Suruç’ta 2.900 TL olarak belirlenmesinin gerekçesi nedir? Bu farkı açıklayacak somut bir hesaplama raporu mevcut mudur?
3. Suruç Ovası’nda yağış artışı ve taban suyu yükselmesi sonucu pompaj ihtiyacının azaldığı bilinmesine rağmen, sulama ücretlerinin düşmemesi veya artırılması hangi maliyet kalemlerinden kaynaklanmaktadır? Bu maliyetler kamuoyuyla paylaşılacak mıdır?
4. Suruç’ta 12 dalgıç pompa yerine artık 4-5 pompa ile sulama yapılması nedeniyle düşmesi beklenen elektrik tüketimi, sulama ücretlerine neden yansıtılmamaktadır? Bu konuda DSİ ve Sulama Birliği arasında bir denetim ya da hesaplaşma mekanizması bulunmakta mıdır?
5. 2021 yılında pamuk desteği dönüm başı 550 TL iken sulama bedelinin 250 TL olmasıyla çiftçinin destekten yararlanabildiği görülmektedir. Ancak 2024 yılı itibarıyla sulama bedeli 2.000 TL’ye çıkmış, destek 800 TL’de kalmıştır. Tarımsal desteklerin sulama maliyetlerini karşılamadığı bu durumda yeni bir destekleme politikası planlanmakta mıdır?
6. Suruç Sulama Birliği’nin fiyat politikası ve maliyet yapısına dair kamu denetimi yapılmakta mıdır? Sulama Birliklerinin fiyat belirlemede keyfî davranmasını önleyecek yasal veya idari bir mekanizma var mıdır?
7. Enerji maliyetinin düşürülmesi amacıyla uzun süredir gündemde olan güneş enerjili sulama sisteminin kurulmamasının gerekçesi nedir? GES altyapısının 2013’te tamamlandığı belirtilmişken, bu sistemin hâlâ devreye alınmamış olması hangi kurum veya aktörlerin ihmali ya da engeliyle ilgilidir?
8. Atatürk Barajı’nda üretilen elektrik enerjisinin özel şirketler aracılığıyla çiftçiye satılması uygulamasının doğrudan enerji maliyetlerini artırdığı yönündeki eleştiriler hakkında Bakanlığınızın değerlendirmesi nedir? Bu uygulamayı kamusal ve çiftçi yararına düzenleyecek bir yasal değişiklik gündemde midir?
9. Tarım ve Orman Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı arasında, GAP kapsamındaki sulama bölgelerinde suya erişimde eşitliği sağlayacak ortak bir strateji veya fiyatlandırma politikası geliştirilecek midir?
10. Çiftçilerin sulama sistemlerindeki sayaç, enerji ve maliyet hesaplamalarını denetleyebileceği şeffaf komisyonların kurulması yönünde bir çalışma planınız bulunmakta mıdır?
11. Suruç Sulama Projesi kapsamında altyapı eksiklikleri nedeniyle bazı tarlalara yol gitmemesi, tahliye kanallarının yapılmamış olması, drenaj eksiklikleri nedeniyle yer altı su seviyesinin yükselmesi ve her tarlada hidrant bulunmaması gibi teknik sorunların giderilmesine yönelik Bakanlığınızca bir denetim ve iyileştirme çalışması yürütülmekte midir?
12. Sulama bedelleri bu denli yüksekken çiftçilere hiçbir uyarı yapılmaksızın yılda 3-4 kez su kesintisi yapılmasının gerekçesi nedir? Bu kesintilerin planlı olup olmadığı ve çiftçilere önceden bildirim yapılmasına dair bir uygulama mevcut mudur?
13. Sulama ücretlerinin hasat öncesinde değil de ürün satışı sonrası ödenebilmesi amacıyla son ödeme tarihinin her yılın Ekim-Kasım-Aralık ayları olarak düzenlenmesi yönünde bir planlama mevcut mudur? Bu yönde çiftçilerin talebi Bakanlığınız tarafından değerlendirmeye alınacak mıdır?
DSİ’nin enerji maliyeti savunmasının da inandırıcı olmadığını ifade eden Ayan, aynı sınıfa sahip Adana Seyhan Sulama Birliği’nin 2024 yılında pamuk için dönüm başı 850 TL sulama bedeli belirlediğini, Suruç’ta bu rakamın 2.000 TL olduğunu söyledi. Üstelik artan yağışlar sayesinde daha az pompayla sulama yapılmasına rağmen ücretlerin artmaya devam ettiğini belirtti.“Tarım Desteği Sulamaya Yetmiyor”
2021 yılında pamuk desteği olarak dönüm başına verilen 550 TL’nin %37’si sulamaya giderken, 2024’te 800 TL’lik desteğin %250’sinin sulamaya gitmesi gerektiğini söyleyen Ayan, “Çiftçimiz bu yükün altında eziliyor, tarımdan uzaklaşıyor” ifadelerini kullandı.Güneş Paneli Projesi Neden Uygulanmıyor?
Yıllardır gündemde olan güneş paneli sistemlerinin hâlâ hayata geçirilmediğini ve kamuya ait enerji kaynaklarının özel şirketler üzerinden çiftçiye yüksek bedellerle satıldığını da hatırlatan Ayan, bu durumun Suruçlu çiftçilerde büyük tepki yarattığını belirtti.Altyapı Eksiklikleri ve Keyfi Uygulamalar Çiftçiyi Zorluyor
Soru önergesinde yer alan bir diğer önemli başlık ise altyapı yetersizlikleri. Bazı arazilere yol götürülmediği, tahliye kanallarının eksikliği nedeniyle drenaj sorunlarının yaşandığı ve hidrant yetersizliği nedeniyle çiftçilerin komşu tarlalardan hat geçirmeye çalıştığı da öne çıkan maddeler arasında. Bu durumun hem fiziki hem de mülkiyet açısından sorunlara yol açtığı belirtildi.Ayrıca sulama sezonu boyunca sayaçların okunmadan belirlenen ücretler, sık yaşanan su kesintileri ve çiftçilere hasat öncesi ödeme zorunluluğu da eleştirildi. Ayan, sulama ücretlerinin Ekim-Kasım gibi hasat sonrası tahsil edilmesi gerektiğini vurgulayarak, mevcut uygulamanın üreticiyi mağdur ettiğini ifade etti.Tarım Bakanı’na ivedilikle cevap çağrısı
Ayan’ın soru önergesinde, tüm bu sorunların çözümü ve kamuoyunun bilgilendirilmesi amacıyla Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’dan yazılı yanıt istendi. Çiftçinin feryadına kulak verilmesini isteyen Ayan, “Suruç’taki üretici yalnız değildir. Tarımda sürdürülebilirlik ve adalet istiyoruz” dedi.
Bu bağlamda;
1. Suruç Ovası’nda 2025 yılı için belirlenen sulama ücretlerinin hangi objektif kriterlere göre belirlendiği açıklanacak mıdır? Sayaçlar kontrol edilmeden sezon başlamadan yapılan bu ücret tespiti hangi mevzuat ve hesaplama yöntemine dayanmaktadır?
2. Aynı DSİ Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Harran ve Akçakale gibi yerlerde pompalı pamuk sulama bedeli dönüm başı 950 TL iken, Suruç’ta 2.900 TL olarak belirlenmesinin gerekçesi nedir? Bu farkı açıklayacak somut bir hesaplama raporu mevcut mudur?
3. Suruç Ovası’nda yağış artışı ve taban suyu yükselmesi sonucu pompaj ihtiyacının azaldığı bilinmesine rağmen, sulama ücretlerinin düşmemesi veya artırılması hangi maliyet kalemlerinden kaynaklanmaktadır? Bu maliyetler kamuoyuyla paylaşılacak mıdır?
4. Suruç’ta 12 dalgıç pompa yerine artık 4-5 pompa ile sulama yapılması nedeniyle düşmesi beklenen elektrik tüketimi, sulama ücretlerine neden yansıtılmamaktadır? Bu konuda DSİ ve Sulama Birliği arasında bir denetim ya da hesaplaşma mekanizması bulunmakta mıdır?
5. 2021 yılında pamuk desteği dönüm başı 550 TL iken sulama bedelinin 250 TL olmasıyla çiftçinin destekten yararlanabildiği görülmektedir. Ancak 2024 yılı itibarıyla sulama bedeli 2.000 TL’ye çıkmış, destek 800 TL’de kalmıştır. Tarımsal desteklerin sulama maliyetlerini karşılamadığı bu durumda yeni bir destekleme politikası planlanmakta mıdır?
6. Suruç Sulama Birliği’nin fiyat politikası ve maliyet yapısına dair kamu denetimi yapılmakta mıdır? Sulama Birliklerinin fiyat belirlemede keyfî davranmasını önleyecek yasal veya idari bir mekanizma var mıdır?
7. Enerji maliyetinin düşürülmesi amacıyla uzun süredir gündemde olan güneş enerjili sulama sisteminin kurulmamasının gerekçesi nedir? GES altyapısının 2013’te tamamlandığı belirtilmişken, bu sistemin hâlâ devreye alınmamış olması hangi kurum veya aktörlerin ihmali ya da engeliyle ilgilidir?
8. Atatürk Barajı’nda üretilen elektrik enerjisinin özel şirketler aracılığıyla çiftçiye satılması uygulamasının doğrudan enerji maliyetlerini artırdığı yönündeki eleştiriler hakkında Bakanlığınızın değerlendirmesi nedir? Bu uygulamayı kamusal ve çiftçi yararına düzenleyecek bir yasal değişiklik gündemde midir?
9. Tarım ve Orman Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı arasında, GAP kapsamındaki sulama bölgelerinde suya erişimde eşitliği sağlayacak ortak bir strateji veya fiyatlandırma politikası geliştirilecek midir?
10. Çiftçilerin sulama sistemlerindeki sayaç, enerji ve maliyet hesaplamalarını denetleyebileceği şeffaf komisyonların kurulması yönünde bir çalışma planınız bulunmakta mıdır?
11. Suruç Sulama Projesi kapsamında altyapı eksiklikleri nedeniyle bazı tarlalara yol gitmemesi, tahliye kanallarının yapılmamış olması, drenaj eksiklikleri nedeniyle yer altı su seviyesinin yükselmesi ve her tarlada hidrant bulunmaması gibi teknik sorunların giderilmesine yönelik Bakanlığınızca bir denetim ve iyileştirme çalışması yürütülmekte midir?
12. Sulama bedelleri bu denli yüksekken çiftçilere hiçbir uyarı yapılmaksızın yılda 3-4 kez su kesintisi yapılmasının gerekçesi nedir? Bu kesintilerin planlı olup olmadığı ve çiftçilere önceden bildirim yapılmasına dair bir uygulama mevcut mudur?
13. Sulama ücretlerinin hasat öncesinde değil de ürün satışı sonrası ödenebilmesi amacıyla son ödeme tarihinin her yılın Ekim-Kasım-Aralık ayları olarak düzenlenmesi yönünde bir planlama mevcut mudur? Bu yönde çiftçilerin talebi Bakanlığınız tarafından değerlendirmeye alınacak mıdır?